Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye ekonomisinin 2025 yılı üçüncü çeyrek büyüme verilerine ilişkin paylaştığı değerlendirmesine göre, Türkiye ekonomisinde, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde yıllık bazda yüzde 3,7 oranında büyüme gerçekleşti.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış olarak ise yüzde 1,1’lik büyüme ile Türkiye ekonomisinin son üç çeyrekteki pozitif eğilimini ivmelendirerek sürdürdüğünü belirten Yılmaz, küresel ve bölgesel olumsuz konjonktüre rağmen dayanıklılığını ortaya koyduğunu vurguladı.

Yılmaz “Sağladığımız siyasi istikrar ortamı ve öngörülebilir politikalar çerçevesinde büyüme performansımız 21 çeyrektir kesintisiz devam etmektedir.” dedi.

Değerlendirmede, 2025 yılı üçüncü çeyreğinde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) dolar cinsinden yıllıklandırılmış olarak 1,538 trilyon (2024 yılı 1,558 trilyon) seviyesine ulaştığı, üçüncü çeyrek itibarıyla yıllıklandırılmış kişi başı milli gelirin ise yaklaşık 17 bin dolar seviyesine ulaştığı görüldüğü belirtildi.

Değerlendirmeye göre, 2025 yılının üçüncü çeyrek büyümesinde, sanayi ve inşaat dahil hizmetler sektöründeki olumlu görünüm ve sabit sermaye yatırımlarının artış göstermesi belirleyici oldu. Özellikle inşaat sektörü yüzde 3,9 oranında büyüme kaydederken makine ve teçhizat yatırımları ise yüzde 11,3 oranında artarak güçlü eğilimini sürdürdü. Büyümenin sürdürülmesinde bir kompozisyonun gerçekleştirilmesine destek olan bu yatırım artışı ekonomideki dinamizme katkıda bulundu ve finansal istikrarı verimli bir üretim yapısına geçişlerini desteklemeye yönelik yatırım taleplerini sürdürdüğünü ortaya koydu. 

Değerlendirmenin devamında şunlar kaydedildi:

“Üretim yönüyle değerlendirildiğinde, 2025 yılı üçüncü çeyreğinde sanayi sektörü yüzde 6,5 oranında, inşaat dâhil hizmetler sektörü ise yüzde 4,6 oranında büyüme kaydederken bu yıl yaşanan zirai don ve kuraklık etkisine paralel tarım sektörü yüzde 12,7 negatif büyüme kaydetmiştir.

2025 yılı üçüncü çeyreğinde toplam tüketim büyümesi yüzde 4,2 oranında seyrederken sabit sermaye yatırımlarının büyümesi ise yüzde 11,7 oranında güçlü bir artış gerçekleştirmiştir. Kamu tüketiminde ise yüzde 0,8 oranında oldukça sınırlı bir artış gerçekleşmiştir. 2025 yılı üçüncü çeyreği net mal ve hizmet ihracatı büyümesi sınırlı düzeyde aşağı yönlü etkilemiştir.

Bu oranlar enflasyonla mücadele kapsamında aldığımız kararların yansıması olarak ortaya çıkmaktadır. Mali disipline verdiğimiz önem ve sıkılaştırıcı politikalardan yatırımların daha çok desteklenmesi yönündeki çabalarımızı bu rakamlar desteklemektedir.

Yüksek çeyrek verileri, değerli büyüme modelimize uygun olarak ekonomimizin dirençli yapısını ve sürdürülebilir büyüme politikalarından kararlılığımızı ortaya koymaktadır.

2025 yılının ilk dokuz ayında GSYH yüzde 3,7 oranında büyürken, yurt içi talebin büyümeye katkısı 4,8 puan olarak kaydedilmiştir. Yılı son çeyreğinde dışsal koşulların talep üzerinde oluşturduğu geçici sönümlenme etkisiyle makroekonomik ihtiyatı güçlendirici büyüme dengelenmesinin devam ederek, hedeflenen kalıcı büyüme yolunda ilerleneceği beklenmektedir. Bu kapsamda, finansal istikrarın korunmasını, sürdürülebilir gelişmeyi sağlayan, yatırım, üretimi ve ihracatı artırmayı odaklayan politikalarımız kararlı şekilde uygulanmaya devam edilecektir.

Uyguladığımız makroekonomik istikrar ve yapısal dönüşüm adımları birçok testten başarıyla geçmekte olup, Orta Vadeli Programda ortaya koyduğumuz hedef ve politikalar ile ekonomimizin dayanıklılığını daha da artıracağımıza inanıyoruz.”